Değerli spor sever okurlarım,
Yine olmadı. Beklediğimiz, umut ettiğimiz mucize gerçekleşmedi. Şanlıurfa'nın futbol serüveni bir kez daha hüsranla sonuçlandı. Peki neden? Çünkü bu işi ehline vermedik. Çünkü liyakati değil, çıkarı ve yakınlığı önceledik.
Başarılı olamadık, çünkü profesyonellikten çok uzaktaydık. Sporu ciddiye almadık, yönetimi ciddiye almadık. Takımı; işi bilmeyen, elinde imkân olmayan, sadece orada olmak isteyen insanlara teslim ettik.
Bizim diğer şehirlerden neyimiz eksikti? Elbette hiçbir şeyimiz yoktu. Tek fark; onlar sporu sevdi, biz seyrettik. Onlar altyapıya yatırım yaptı, biz gençleri görmezden geldik. Onlar destek verdi, biz tribünden eleştirmeyi tercih ettik.
Başarılı olabilmek için kim elini taşın altına koydu? Ne valimiz, ne belediye başkanlarımız, ne de zengin iş insanlarımız bu sorumluluğu üstlendi. Sivil toplum kuruluşları ise sessizdi. Şehir olarak kolektif bir irade ortaya koyamadık.
Bakın, üç milyonluk bir şehiriz. Tam 13 milletvekilimiz var. Ama ne spora ne sporcuya sahip çıkabildik. Bürokratlarımız sessizdi, iş insanlarımız ilgisiz. Herkesin önceliği kendi koltuğu, kendi çıkarı oldu. Sezon başından bu yana ne doğru transfer yaptık, ne güçlü bir teknik direktör getirebildik. Takıma kalıcı gelir sağlayacak bir sistem bile kurulamadı.
Ve biz ne yaptık? Tilkiyi kümese bekçi yaptık. Kulüp başkanı sporu bilmeyen, spor ahlakı olmayan birinin eline kaldı. Üstelik bu kişi, karanlık ilişkilerin göbeğinden çıktı. Sonuç? Şehrin üç takımı da aynı anda küme düştü. Şaşırdık mı? Hayır.
Çünkü bizde hasetlik var, birlik yok. Çünkü bizde spor kültürü yok, çıkar kavgaları çok. İşte bu yüzden düştük. Futbol sadece sahada oynanmıyor; yönetim masasında, kulislerde, altyapılarda hazırlanıyor.
Bugün geldiğimiz noktada kimse şaşırmasın. Bu çöküş, uzun süredir görmezden gelinen bir gerçeğin sonucudur.
Ve şimdi, bazılarına tebriklerimi sunuyorum:
Tebrikler Şanlıurfaspor’u bu hale getirenler.
Tebrikler bizi mahcup edenler.
Tebrikler bu takımı siyasete, mafyaya, ehliyetsizliğe teslim edenler.
Rahat uyuyun artık. Hatta gidin, Urfa Stadyumu’nun ortasında çiğköfte yoğurun, sıra gecesi yapın. Çünkü bu tablo sizin eseriniz.
Lig’de yeniden buluşmak üzere... Esen kalın.